6 Nisan 2016 Çarşamba

Sigara Bırakma İlacını Kullanmaya Başladıktan Sonra 41

ne güzel dedi: "bekaret konusuna önem veriyorsa zaten senin hayatında yeri yok" diye. bana kalsa daha o bişi sormadan, hatta hiç yakınlaşmadan birbirimize, ona "ama ben bakire değilim, ona göre" derdim. neden? çünkü ya buna önem veriyorsa, ya beni çok severse ve bunu önceden bilseydi sevmiycektiyse... sikerler lan. bekaret ne lan. ben yaşadığım şeylerin hiçbirinden pişman değilim. neticede seninle de sevişmek istiycem. onlarla da seviştim, demek ki o zamanlar buna ihtiyacım vardı.
Sonra bu erkekler beni neden istemiyor diyorsun. bak şeker, sen bu erkeklerin hayatını çok kolaylaştırıyorsun. arıza çıkarma nedenin bile "bana neden ilgi göster miyorsun" alt temasıyla oluyor. yani CHALLENGE yok hiç ortada. ama salak mı lan bu erkekler. yığınla kişi arasından ben de seni seçmişim. bir önemi yok mu bunun?

mesela dr a içimden bir sürü şey vermek gerekiyor. mesela en sağlıklısından bir çikolata almayı düşündüm bir kaç kez. geçen hafta ceviz aldım, allahtan odasında yoktu. şimdi de o komik bulduğum videoyu paylaşıcam. Ama o ne paylaştı şimdiye kadar seninle? sen ona bir yığın soru sordun. zaten yanına gidiyorsun sürekli. geçen haftaki dengesizliğini saymazsak, ki saysak bile, şimdiden sen kendinden daha çok şey verdin. git gide alma ve verme dengesi bozuluyor.
bu sefer gururlu olmak istiyorum ama ben. sabırlı olmak, acele etmemek, dürtüsel davranmamak, yavaşça da olsa erkeğin kendinden bir şeyler sunmasını beklemek..

şu an mesela bir şekilde dr da var düşündüklerimin arasında. oysa ben artık bir erkeğe daha fazla zamanımı harcamamalıyım. -meli'li -malı'lı cümlelere dikkat!!

-*-*

aylar sonra ilk kez 20 dak meditasyon yaptım. zamanla epey değişmişim. özellikle boynumda, ve tabi omzunda ciddi bir enerji blokajı var. ve dizimde. mesela sanki birisi boynuma bir tasma gibi bir şey takmış ve o tasma sıkıyor gibi bir his. diz im için de benzer  bir his. neticede 20. dak ya az bir zaman kala boynumdaki blokaj epeyce kalktı.
VAY BE! çok acayip bir deneyim.

Sonra ilişkilerin abc'sinde okuduklarım.

-*-*

Bu yıl kendime çektiğim insanlar çok acayipler. hem de hayatımın hiçbir döneminde içine çekilmediğim bir grup. özellikle bana sürekli ulaşmaya çalışan kişi;
- para
- evlilik
- bir şekilde bekaret
- dedikodu
.
.
.
yığınla insan var. birilerini yargılasam ne olacak.. boşuna kendimi kirletirim. ama bu kişi bir şekilde hayatımda. onun enerjisi ve benimkisi karışıyor. bir noktadan sonra ona mı benzedim acaba? hiç istemiyceğim bir şey bu.

aslında bana hayranken bir sorun yok-tu.
geçmişte de bir ya da iki şey yapmıştı.
ama geçen hafta sunumdan tam puan aldığımı söylediğimde "nasıl" demişti. sanki ben alamazmışım gibi.
sonra az önce dr a dair bir şeyi hararetle söylüyorken bir şey dedi, ne dediğini hatırlamıyorum, ama "tamam canım daha fazla uzatma" gibi bir şeydi.
ben de bir şeyler söylüyorumdur, kırılıyordur birileri..
ama bana böyle davranıldığında o kişilerden uzaklaşıyorum ben.

tamam, kabul, zaman zaman kendimi başarısız, çirkin, aptal görüyorum. ama benim dışımda bir başkasının beni böyle bulması hoşuma gitmiyor. tamam beni göklere de çıkarmasın kimse. ama saldırı olarak algıladığım şekilde beni değersizleştirmesin de.
zaten bu kişi "bilginin iktidarına" çok takmış biri. ben de o kadar bilgili değilim. "ee sen ne biliyorsun ki" demiştir an an, tıpkı dr un ve diğerlerinin dediği gibi. evet bilmek çok iyi bir şey. ama ben böyleyim. bu halimden memnunum. sen de beni böyle kabul edeceksen, buyur gel, belki varlığın çok hoşuma gitmez ama katlanabilirim sana. ama bana saldırı da buluncaksan yer yok hayatımda sana.
yani bu kişi yüzünden kendimi kötü hissetmek istemiyorum. bir kaç kezdir hissediyorum. en azından daha fazla.
ben de birilerine kötü hissettiriyorsam SİKTİRİ ÇEKSİNLER bana. istiyorlarsa bir şeyler demeden gitsinler. ama tıpkı dün o çocuğun baktığı gibi kurbanlık koyun gibi ıslak gözlerle bakmasınlar bana bi zahmet.

ayorlemam  bu kadar. hadi şimdi dağılın! (6 nisan 2016, 23.02)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder